
A'dan Z'ye...
BIM (Building Information Modeling)
Burçin Tezel Cengizoğlu, Celal Aktaş, Nejat Babür ve Ümit Balaban ile bir araya geldik ve BIM hakkında konuştuk. BIM dediğimiz nedir, ne sağlar, nasıl kullanılır, dünyada ve Türkiye'de nerede... tüm detaylarıyla A'dan Z'ye bültenimizde
Burçin Tezel Cengizoğlu
BIM ≠ Revit
Ümit Balaban: BIM’in açılımı "Building Information Modeling"dir. Türkçesi “Yapı Bilgi Modellemesi” ya da “Yapı Bilgi Sistemi” diye çevrilebilir, kişisel fikrimi sorarsanız eğer "Yapı Bilgi Modellemesi"dir. En basit haliyle, projenin ilk başlangıcından yapı yıkılıncaya kadar geçen sürecin sanal bir ortamda tutulması anlamına gelir.
Revit ise BIM’in araçlarından biridir. Yani BIM = Revit değildir. Çok büyük bir kavram karmaşası var bu konuda. Revit BIM sürecinde grafiksel datayı üretmek için kullanılan bir araçtır. Şirket olarak, BIM araçlarından biri olan Revit yazılımını kullanıyoruz. “Ben Revit yapıyorum, ben BIM yapıyorum” gibi ifadeler doğru değil. BIM yapamazsınız. BIM yapmak demek o zaman ben internet yapıyorum demek gibidir. İnternet bir süreçtir ve bir şekilde akışı sağlanır. BIM de bir süreçtir ve bunun da dahil olması gereken paydaşları vardır.
"İnşaat sektöründe süreçte oluşan kayıplar nedeniyle, BIM ilk Amerika'da başladı"
Revit bir yazılım yatırımı mı yoksa konsept mi?
Ümit Balaban: Aslında bir süreç. Süreç yatırımı yapıyorsunuz. Yazılım sadece bir ayağı. Donanım ikinci ayağı. İnsan üçüncü ayağı. İnsan çok önemli burada. Sürecin yönetimi önemli.
Neden kullanılıyor?
Ümit Balaban: Süreç, Amerika'da başlıyor. Amerika'da inşaat sektöründe süreçte oluşan kayıplar nedeniyle böyle bir sisteme geçilmesine karar verilmiş.
"Amaç sanal model üretmek ve bu model üzerine bilgiyi işleyebilmek"
Ne gibi kayıplar mesela?
Ümit Balaban: Malzemelerin eksik veya fazla gelmesi, hurdaya çıkması ya da dokümantasyon üretimi mesela. Kayıpların fazla olmasından dolayı da “bizim bir sistem geliştirmemiz gerekiyor” diyorlar. American Institute of Architects (Amerikan Mimarlar Enstitüsü) farklı yazılımlarla, farklı inşaat grubundaki insanlarla bir süreç başlatıyor ve amaçladıkları şey, sanal model üretmek ve bu sanal model üzerinde de bilgi kısmını işleyebilmek.
"BIM'in en başarılı araçlarından biri Revit"
Peki sizce avantajları veya dezavantajları neler?
Celal Aktaş: Aslında biz bunları gayet güzel el ile çiziyorduk. Hiç bir problemimiz yoktu vaktiyle. Sonradan bir şeyler çok tekrarlanınca AutoCAD denen programı icat ettiler. Bu da çok rahatlıkla çizdiğimiz bir şeyi kopyalayabilmemizi veya silmemizi sağlıyor. Çünkü kağıt üzerinde silmek çok zordur. Daha sonra elektrik ve mekanik sistemleri mimariyle, mimari statikle çakışmaya başladı. Bunların arasında koordinasyonu sağlama amaçlı olarak üç boyut sistemi devreye girdi. Bir zaman sonra o da yetmeyince Revit ve farklı 3B yazılımları gündeme geldi.
Şimdi elektriğin mekaniğin AutoCAD'lerini yapmak için, mimarinin de AutoCAD'lerini çizmiş olmak gerekli veya elektriği, mekaniği üç boyutlu yapmak için birisinin mimariyi kısmen üç boyutlu yapmış olması gerekiyor. Ama Revit'te, herhangi bir sistemin Revit'i kullanabilmesi için onun dışındaki bütün diğer sistemlerin de Revit'te olması avantajı ortaya çıkarıyor. Farklı BIM araçları ile gelen projelerde de grafiksel data modelini oluşturma imkanı mümkün. (Örneğin; Archicad, Bentley vb.)
Nejat Babür: Celal Bey'e katılıyorum. Ben işe başladığımda salonlarda çizim masalarında aparatlarla elle çizdiğimiz projeleri mürekkeple çizmeye çalışırdık. Buna "kırmızıdan siyaha geçirmek" deniyordu. Mimar binayı aydınger ile çizerdi ve disiplini aydınger üzerinde çizerek üst üste konulmasıyla blueline makinasında her disiplinin çizimleri tamamlanırdı. Mimari değişince acı verici bir değiştirme ve silme süreci başlardı. Bu bir bakıma hem değişiklikleri azaltırdı, hem de üretilen pafta sayısını azaltırdı. CAD yazılımları çıktı ve yine mimarlar bu süreçte önce davrandılar. Biz mimariyi arkada hala elle çiziyorduk. Mimari değişiklikler zor olduğundan, onlara yetişmek zor oluyordu. Ekipteki teknik ressamlar ve tasarımcılar ile CAD yazılımlarına geçmek zaman aldı. Büyük bir tepki doğdu. Aslında CAD yazılımları gençler arasında çok çabuk kabul sağladı; fakat onlar da tasarımı bilmiyordu. Tecrübeli ressamlar elle çiziyorlardı. Gençler ise bu çizimleri CAD yazılımlarına geçiriyorlardı. Sonuç çok kötüydü. Çizimler ruhlarını kaybettiler. Sanat eseri gibi elle çizilen resimler sadece çizgilere dönüyordu. Sonra o gençler büyüdü, tecrübe kazandı. Tecrübelilerden kazandıkları bilgiler ile, çizgi kalınlıkları ile oynayarak aynı eskisi gibi harika çizimler ortaya çıkmaya başladı. Ama pafta sayısı çok arttı. CAD yazılımları ile çizim üretme kolaylığı bizi daha fazla çizim üretmeye itti. 3D olayı da bu süreçten geçtir. Mimarlar farklı yazılımlar ile bunu hemen benimsedi. Xbox, Playstation ve akıllı telefonlar ile büyüyen gençler bu farklı sistemi hemen benimsediler. Yine elle çizimden CAD çizimlerine geçerken oluşan boşluk burada da karşımıza çıktı. Ama bu sürecin hızlı atlatılacağını ve çok güzel tasarımların ortaya çıkacağını düşünüyorum. Bu gençlerin, işin veritabanını kullanıp, programlama kısmını anlayıp, tecrübeli tasarımcı ve mühendislerin bilgilerini öğrenip yeni bir devir açacaklarına inanıyorum.
Ümit Balaban: Celal Bey’in aktardığı BIM sürecini de etkileyen bir şey. Ben ona yıllardır “Türk usulü BIM” diyorum; çünkü bunu bir tek Türkler yapıyor. Yurtdışında karşılaşılan projelerde, eğer BIM sürece dahil edilmişse bütün disiplinler, yani mimariden statiğe herkes, BIM araçlarını kullanıyor.
Şu anda Türkiye’de, X mimarlık firması “Ben AutoCAD ile çalışacağım”, Y mekanik firması ise “Ben Revit ile çalışmak istiyorum” diyor. İşte o zaman bu Türk usulü BIM oluyor.
Avantajına gelecek olursak, ben 8 senedir kullanıyorum. En büyük avantajı, sizin yapmış olduğunuz disipline ait bilginizi arttırıyor. Sadece çizgilerden oluşmadığı, daha gerçekçi olduğu için kullandığınız elemanın ne olduğunu biliyorsunuz. Yani kanal nedir, tava nedir? Onun içinde nasıl taşınmalıdır? Ne yapılmalıdır? Nasıl asılmalıdır? Bu tür bilgileri de elde etmeye başlıyorsunuz. O zaman mühendisseniz mühendisliğinizi geliştirmeye, teknikerseniz teknikerliğinizi geliştirmeye başladığını fark ediyorsunuz. Çünkü insanların en çok yorulduğu şey, dokümantasyon üretimi ve düzeltmeler. Evet, eskiden kağıt üzerinden silmek çok zor olabiliyordu ama artık insanlar bunu unuttu. Şimdi ise, düzeltmeler büyük sorun yaratmaya başladı. Düzeltmenin yanı sıra doküman üretimi de sorun olabiliyor; çünkü artık beş katlı bir bina üretmiyoruz. İşte burada BIM süreci devreye giriyor ve en başarılı araçlarından biri de şu anda Revit.
"Keşif, Revit modelleri ile uygun şekilde tanımlandığı zaman, ekipmanlar çok kolaylıkla bir gün ya da birkaç saat içerisinde keşiflendirilebiliyor"
En önemli avantajı; koordinasyon, bilginin aynı yerde toplanması diyebilir miyiz?
Celal Aktaş: Binanın işletmesine kadar varan bir katkısı var.
Burçin Tezel Cengizoğlu: Kullanımı ile ilgili keşif çıkarılması da çok kolay.
Ümit Balaban: Özellikle tasarım ve uygulamacılara çok büyük yardımı oluyor.
Burçin Tezel Cengizoğlu: Keşif, Revit modelleri ile uygun şekilde tanımlandığı zaman, ekipmanlar çok kolaylıkla bir gün ya da birkaç saat içerisinde keşiflendirilebiliyor.
Celal Aktaş: Hatta birkaç dakika içerisinde.
Ümit Balaban: Uygun formatta model çizildikten sonra kısa zaman alır diyelim. İşte orada bilgi kısmı devreye giriyor. Şu anda Türkiye'de modelleme kısmı ile sınırlı kalınıyor. Bunun geliştirilmesi için de konuştuğumuz şeylerden biri 4D dediğimiz kavram. 3D'yi aşmak zorundayız; çünkü yaptığımız işler artık özellikle sahada üretilen şeyler ve birebir üretilmesi gerekiyor. Sadece tasarım ile kalmıyorsunuz. Bunun içine detay seviyeleri giriyor. BIM denilince aklınıza şu kavramların gelmesi gerekiyor. 3D, 4D, 5D, 6D. Çünkü bunlar o süreci yönetenler.
Burçin Tezel Cengizoğlu: Şirketimizde 3D dediğimiz kısım Revit ve çizim ile başlıyor.
Celal Aktaş: Bundan sonraki D harfleri boyut ile alakalı değil.
Ümit Balaban: Dördüncü boyut dediğimiz 4D kavramı, zaman yani planlama, yani simülasyon. Hangi ürünün ne zaman sahaya ineceğini ve hatta nerede depolanacağını gösteriyor. Çok basit bir örnek vereyim. Mesela x armatürü sipariş edeceksiniz. Bu armatür sahaya gelecek. Ne zaman geleceğinden, hangi depoda saklanacağına, kim tarafından ne kadar sürede takılması gerektiğinden, kontrolüne kadar giden bir süreçten bahsediyorum. Burada da bütün ekipler buna dahil oluyor.
Planlama ve zaman modülünü ortaya koyduktan sonra, projenin nereye gideceğini, maddi anlamda ne elde edilmesi gerektiğini belirliyorsunuz. Burada da 5D devreye giriyor. Yapmış olduğumuz bir projenin ne kadara mal olduğunu ve bunun sonrasında ne kadar bir verimlilik aldığınızı kontrol etmenizi sağlayan 5. boyut kavramı veya maliyet analizi geliyor. Mesela az önce bahsettiğim armatürün fiyatını da buraya işleyebilirsiniz.
Ve son aşama; bu müşteriye yapılacak sunum için en önemli evrelerden biri. Özellikle saha aşamasında yani imalat yaptıktan sonra 6D dediğimiz 6. boyut geliyor karşımıza. Yani bakım ve onarım. Bakım onarım çok önemli. Mimari anlamda Atatürk Havalimanı’nda da BIM modellemesi yapılmıştı. Kiralama alanlarını model üzerinden kontrol edebiliyorlardı. Çünkü kiranın dışında, içeriye taze hava verdikleri ve elektrik tükettikleri için ekstra bir bedel oluşuyordu. Bu yüzden de bu bilginin model üzerinden çekilmesini sağlıyorlardı.
Celal Aktaş: Pratikte nasıl işliyor, dilerseniz ona değinelim. Bizim elimizde bir iş var. İşveren “bir proje yaptırdım, sana verdim, sen de buna bir teklif verdin. İşi aldın, elinde proje de hazır; hadi başlayalım binaya” diyor. Ama tasarımında tamamlanması gereken birçok eksikleri var, imalata geçilmesi henüz mümkün değil. AutoCAD ile tasarımda hep yaşadığımız bu durum aynı şekilde Revit veya diğer BIM araçları için de geçerlidir. Bu iş bize Revit üzerinde gelmeli ki bir şeyler belli olsun. Biz de onu geliştirelim. Revit’in 100-200-300-400-500 diye giden belli aşamaları var. Bu tasarım en az 200 aşaması ile bize gelmeli ki biz de kısa zamanda onu 200-300-400 haline getirebilelim. 400 aşamasında da sahaya girilsin, saha devam ederken revizyonlarla 500 aşamasına getirip bitirelim. Şunu belirtmekte de fayda var. Bize AutoCAD olarak geldiği sürece biz bunu Revit’e girmek için çok büyük emek harcıyoruz.
Nejat Babür: LOD 100 daha çok tek çizgi konsept çizimleri şeklindedir. Bize minimum LOD 200 ya da 300'de gelmeli. Buradan biz uygulamaya geçiyoruz. Yurtdışındaki projelerimiz bize LOD 300'de geliyor. Böyle olunca da LOD 350 ya da 400'e geçmek kolaylaşıyor. Bide hala 2D çiziliyor. Mimarlarımızın da bunu görüp 3D ile gitmeleri gerekiyor.
Ümit Balaban: Sahada doküman üretimi devreye giriyor. Çünkü işveren sizden yapmış olduğunuz işe ait dokümanlar istiyor. Neden? Hakedişinizi konuşabilmek için. İşveren oradaki tasarıma bakmaz, onun doğruluğunu kontrol etmez, çünkü sahada gördüğü ile yetinir. Ve bu noktada da sizin ona onu kanıtlamanız gerekiyor. Celal Bey’e katılıyorum kesinlikle. Çünkü BIM sürecinin gerçekten bir 3D modelle başlaması ve tasarım aşamasının böyle devam etmesi gerekiyor. Eğer başlamazsa Türk usülü BIM oluyor. Bize burada ne kadar fayda sağlayabilir? Zararından çok bunu görmek lazım. Bence işverene ne olacağını, bunun için ne kadar ek bir süre gerekeceğini, tasarım projesindeki hataların ne olduğunu, buna göre koordinasyon yapılması gerektiğini anlatmak gerekiyor. Çünkü sahada iş bambaşka yürüyor. Önce tasarımını planlayalım sonra imalata yönelik superpose sürecini tamamlayalım ve sonrasında da üretime geçelim. Böylece bir işi iki kere yapmamış olalım.
"Özellikle çok ekipmanın yoğun ve sıkışık olduğu yerlerde 3B Yazılımlar kullanılmalı"
Ne gibi projeler yapılmalı?
Celal Aktaş: Tüm binalar bununla mı yapılmalı? Kesinlikle hayır. Koordinasyonu zor yerler çok önemli. Mesela Marmaray. İnanılmaz zorluklar yaşandı koordinasyonda. Çok dar yerlerden çok fazla sayıda busbarlar, elektrik kablo kanalları, mekanik hava kanalları, çeşitli sistemlerin boruları vb. geçirmek zorunda kalmıştık. Keşke o zaman da Revit olsaydı.
Tünel ve raylı sistem projelerinde gerekli diyerek genelleyebilir miyiz?
Celal Aktaş: Hayır. Bakın, örneğin Anel İş Merkezi’nde kazan dairesinde, elektrik pano odasında, elektriğin ana trafonun olduğu yerde gerekli. O tip yerlerde, yani çok ekipmanın yoğun ve sıkışık olduğu yerlerde diyebiliriz.
Nejat Babür: BIM bir alışkanlık meselesi. Bu alışkanlığı kültür haline getirmek lazım. Her projede BIM kullanılabilir. Mesela elimizdeki küçük bir ofis projesine biz 3D olarak girdik, yararlarını görünce BIM'e döndü. Bence 3D'deki akıllı bilgi BIM'i getiriyor. Veri tabanı oluşturulduğunda veri tabanı kullanarak hesap yapıp verimli bilgiler kullanmak hem zamanı kısaltıyor, hem de verimliliği artırıyor. Bizim Abu Dabi Uluslararası Havalimanı Projemiz AutoCAD MEP ile yapılıyor, mekanik Revit kullanıyor, mimari Bentley kullanıyor. Bizim elektrik mühendisimiz Tuna, çok güzel bir veri tabanı hazırlayarak kablo boyutlarından tava boyutlarına, rod boyutlarına kadar koordineli olarak hesaplatabiliyor. Bunu tek çizgiden yapabiliyor. Sonra depodaki kablo rulolarına bakarak, kablo uzunluklarını kontrol ederek israfı engelliyor. Bu da BIM. Mekanik olarak kanal ve boru kayıplarını excelde ve ASHRAE fitting veri tabanını kullanarak 3D çizimlere konularak basınç kaybı hesaplatıp en uygun fitting seçimini, kritik hattı belirleyebiliyoruz. Bu da BIM'in bir parçası. Supportların yerlerini ya da antetlerin düzenlemesini, okunulur hale gelmesini Dynamo denilen programla yapmaya çalışıyoruz. Bu da BIM. Bunun gibi verebileceğimiz bir çok örnek var.
"Bir süre sonra insanlar, “Bunu ben Revit'te veya diğer BIM araçları ile yapayım ki hem işim hızlansın hem de rahat olsun” diyecek"
Ümit Balaban: Yurtdışı projelerinde de ister istemez, BIM zorunlu kılınıyor. Bu sebeple özellikle yurtdışında her projede bunu çalışmak zorundayız. Türkiye'de ise çok az yerde zorunlu kılınıyor. Aslında Revit’i her projede kullanabilirsiniz. Ben şöyle söyleyeyim. Kendime borulardan kitaplık yaptım. Onda bile Revit'i kullandım ve kaç cm boruyu kestireceğimi, onları nasıl kullanacağımı bunların hepsini görebilmiş oldum. Yani en küçük şeyden en büyük aşamaya kadar bunu kullanabilirsiniz. Bence Revit’i her projede kullanmak gerekiyor. Bu da size BIM sürecine geçiş için önemli bir adım atmanızı sağlıyor.
Burçin Tezel Cengizoğlu: Zaten ben şöyle düşünüyorum; artık bir süre sonra insanlar, “Bunu ben Revit'te veya diğer BIM araçları ile yapayım ki hem işim hızlansın hem de rahat olsun” diyecek. Bu bir alışkanlık meselesi. Avantajlarını yaşadıkça zaten kişiler tarafından da tercih edilecek bir şey olacaktır diye düşünüyorum. Bu bir geçiş dönemi.
"Türkiye, BIM konusunda biraz geride"
Ümit Balaban: Yazılımı tanıtmak için Türkiye'ye ilk geldiğinde hep “bunun daha 5 senesi var.” deniyordu. En son yine geçenlerde birileriyle karşılaştım “Ya Ümit, bunun bir 5 senesi daha var.” dedi. Türk mantığına göre şu anlama geliyor aslında; birileri başlamalı ki biz de başlayalım. Bence bir şeylerde öncü olmak lazım. Hep bunu savunurum ve öncü olabildiğiniz zaman siz bir şeyleri yukarıya taşırsınız. Sonra arkanızdan birileri gelir zaten.
"Anel olarak öncü olma yolundayız"
Ümit Balaban: Şu an öncü olma aşamasındayız. Umarım öncü olacağız. Çünkü elektromekanik taahhüt firmalarına baktığınızda parmakla sayılabilecek kadar Türkiye’de örneği var denilebilir. Bunların hiçbirinde böyle bir bakış açısı yok.
Burçin Tezel Cengizoğlu: Türkiye’deki firmalarda, özellikle mimarlar, statikçiler, MEP bu konuda biraz geride. Ama Revit de sanki MEP konusunda da biraz geride. Hala gelişmeye devam eden bir program.
Mekanik tarafta Revit daha mı güçlü?
Burçin Tezel Cengizoğlu: Evet. Daha etkili ve daha iyi çözümlüyor.
Ümit Balaban: Türkiye yönetmeliğine göre, bir sürü detay giriyor işin içine. Gösterimi, hesaplanması Türkiye’de kabul edilebilir değil. Bu tür sorunlar yaşıyoruz. BIM sürecinde amaçlanan, kar marjını maksimum yapmak ve zararları minimize etmek. Ekstra bir ürünün sahada kalmasını kimse istemez.
"BIM sürecinde birsiniz, aynı dili konuşuyorsunuz"
BIM’i tek kelimede nasıl özetleyebiliriz?
Burçin Tezel Cengizoğlu: BIM demek koordinasyon, insan ilişkileri ve iletişim demek.
Ümit Balaban: Kesinlikle.
Burçin Tezel Cengizoğlu: Grafiksel veriyi üretmek için Revit’e başladığınız zaman bir sistemi kurmak için işveren olsun, başka firmalar olsun, hepsi bir araya geliyor. Aynı şeyi konuşuyor, aynı frekansa geliyor. Şirket içerisinde biz bazen isteseniz de istemeseniz de o işin hızından, tabiatından veya yetersiz zamandan dolayı yan yana otursak da bazen o elektromekanik koordinasyonunda yetersiz kalabiliyoruz. Ama Revit'te bu şansınız yok. BIM sürecinde birsiniz, aynı dili konuşuyorsunuz.
Ümit Balaban: Arabulucu da diyebilirsiniz.
Burçin Tezel Cengizoğlu: Aynı gemidesiniz. Elektrik gitmediği zaman mekanik de gitmiyor zaten. Mekanik gitmediği zaman elektrik de gitmiyor, yani bu koordinasyon işi. Bunu ne kadar sağlıklı yaparsanız o kadar başarılı oluyorsunuz.
Peki, Revit en sık olarak hangi ülkelerde kullanılıyor?
Ümit Balaban: Amerika, İskandinav ülkeleri ve bir de Birleşik Arap Emirlikleri
Revit’in öğrenim sürecinden bahsedebilir misiniz? Kişiler bunu ne kadar bir sürede öğrenebilir?
Celal Aktaş: Revit’i ve diğer BIM araçlarını öğrenmek için uygulama yapmak gerekiyor. Bir eğitim planı içerisinde çizgi böyle çizilir, bak yuvarlak böyle çizilir, bak lamba böyle yerine konur gibi basit adımlarla öğreneceğiz ve doğrusu da bu zaten.
Ümit Balaban: Qrail Red Line Güney Metro projemizde yeni öğrenmeye başlayan ekip, proje gereği programı hemen kullanmak durumundaydı. Çok başarılı bir şekilde tamamladılar. Genç ekiplerdeki bilgisayara yaklaşım, bakış açısı o kadar farklı olabiliyor ki hissedebiliyorsunuz. Buraya gelirken de söyledim, yaptığınız yatırımın değerini alacaksınız. Bütün dünya bu yaptığı yatırımın değerini alıyor. Bu bütün dünyada yapılıyorsa Anel’de neden olmasın? Celal Bey’e katılıyorum. Düzgün şekilde prosedürle ilerlenmesi gerekiyor.
"Ekipler hızlı adapte olarak inanılmaz bir performans sergiledi"
Ortalama ne kadar sürede kişi Revit’i öğrenebilir?
Celal Aktaş: 3 ay üzerinde uğraşan birisi birşeyler çizmeye başlar. Fakat ortaya bir şey çıkarmak için ortalama 6 ay gerekir diye düşünüyoruz.
Ümit Balaban: Bu doğru. Eğitim sürecini olabildiğince maksimum hızda tutmaya çalışıyorum. O insanların bir eli de ben olacağım. Herkes çok istekli. Bir projede başlangıçta çok hızlı şekilde bir şeyler yaratabiliriz. Bir bilezik daha takmış oluyorlar kollarına.
Burçin Tezel Cengizoğlu: Mesela Tasarım ekibimiz bir yandan eğitim alırken, diğer yandan eğitim sonrası bilgisayar başına geçip Qrail projesi için switchbox dediğimiz bölümü Revit üzerinde çizdiler.
Ümit Balaban: Çizimler Katar’a gönderildi. O süreçle paralel olarak bir üretim başladı. Biz artık yorumlamaları için kendilerine gönderdik, “alın bakın biz bunları teslim edeceğiz” dedik. Hangi yazılımla çalışırsanız çalışın, biri dünyanın bir ucunda, diğeri öbür ucunda ve bu kişilerin çalıştığı projeler farklı. Bunları aynı platforma ve aynı teslim formatına getirmeniz lazım. Yani yazı karakterinden tutun, ölçünün noktalamasına kadar herşeyin aynı olması gerekiyor. İşte Revit burada da bazı avantajlar sunuyor.
"En büyük avantaj, proje üzerinde eşzamanlı çizim yapılabilmesi. AutoCAD üzerinde bu mümkün değildi"
Celal Aktaş: Belki de BIM'in ya da sadece kendi başına Revit'in getirdiği en büyük avantaj projenin birazının burada, birazının Katar’da çizilebiliyor olması. AutoCAD iki boyuttayken bu mümkün değildi. Eşzamanlı çalışamıyordunuz. Aynı dosya üzerinde bir köşesinde siz, diğer bir köşesinde de bir başkası çalışabiliyor ve diğer kişinin ne yaptığını aynı anda görebiliyor.
Ümit Balaban: Aynı anda 50 kişi tek bir katta çalışabilir. Bunu mimarlar sıklıkla yapıyor. Tabii donanım da çok önemli, özellikle internetin hızı.
Burçin Tezel Cengizoğlu: Revit'te herkesin aynı versiyonda çalışıyor olması gerekiyor. İşveren de buna dahil.
Ümit Balaban: 2014'te çalışılan bir proje var Qrail'de. Demek ki bu proje tasarım grubuna 2013 yılında gelmiş. 2016’da baktığınızda yazılım değiştirilmemiş. Bu yazılımdan yazılıma geçmek proje aşamasında biraz sancılıdır. O yüzden bunun iyi kontrol edilmesi lazım. Yakın zamanda 2016’ya geçeceğiz, o zaman Revitimiz daha da kuvvetlenecek. Çünkü geliştirmiş olduğumuz ek yazılımları onun üzerine işleyebiliyor olacağız.
Revit'i tanıyanlar ve kullananlar neler dedi?
Revit ile 3-5 dakikada metraj çıkartabilirsiniz
Revitle 2013 yılında ilgilenmeye başladım. Bu yıllarda Türkiye'de bu konuda uzman Ümit Bey vardı; ancak onu daha tanımıyordum. Bu yüzden öncelikle programın nasıl kullanılacağını anlamakta zorluk çektim. Forumlara ve Youtube üzerinden videolara bakarak kendimi geliştirmeye çalıştım. Programda zaman zaman hatalarla karşılaşıyordum. Sabır gerektiren bir süreçti. Daha sonra Ümit Bey ile tanıştım. Bütün sorularımı yanıtladı. Revit ile zaman ve hız kazandım. Mesela metraj, bizim sektör için teklif verilme aşamasında önemli. Metraj çıkartmak için ekip arkadaşlarım saatlerce zaman harcıyorlar. Revit ile bunu 3-5 dakikada yapabilirsiniz. Projeyi daha iyi okuyup anlayabilirsiniz; çünkü size rahatlıkla 3 boyutlu bakış açısını getiriyor. Kafanızda 3 boyutlu canlandırmanıza gerek kalmıyor, kendinizi yormuyorsunuz. 2-3 yıl öncesine kadar Revit bilen pek yoktu. Ben uzman seviyesinde olmasam da az çok biliyordum. Bu sayede firmaların gözünde bir artı kazanıyorsunuz. Çünkü tesisat sektöründe Türkiye'de yaygın olmasa da dünya Revit'e çok uzun zaman önce geçti.
Benim yeni öğrenen kişilere tavsiyem, öğrenme aşamasında sabırlı olsunlar. Ümit Bey ve Cesare Bey'in uzmanlıklarından faydalanabilirler. Teklif ekibi mesela metrajın ne kadar kolay alındığını düşünsün. Tasarım ekibi ne kadar kolay kesit alabileceklerini, 3 boyutlu görünüşe geçebileceklerini düşünsün. Ayrıca Revit iş alımında sunum konusunda da güzel görsellik sağlıyor.
Yaygınlaşması için kişilere, diğer firmalara bahsettiğim ve benim henüz bilmediğim daha birçok kolaylıkların anlatılması gerekiyor.
Revit, süreçlerden oluşan büyük bir pastanın sadece ufak bir dilimi
Bu yeni teknolojilerin, projelerin teslim sürecini farklılaştırmada etkisi büyük. Revit, süreçlerden oluşan büyük bir pastanın sadece ufak bir dilimi. Lider olabilmek için, sektörün taleplerine göre iç ve dış süreçleri adapte etmek ve en iyi ve uygun maliyetli yolu bulmak gerekiyor.
Hazır olabilmek için, şirketin eğitim, donanım, araştırma ve geliştirme alanına yatırım yapması gerekiyor. Bunlar sürecin önemli yapı taşları ve Katar'da BIM alanında iyi bir hizmet sunduğumuzu düşünüyorum. Ekibimizde bu süreci öğretebilecek ve diğer çalışanları yönlendirebilecek BIM şampiyonları var. Qrail Red Line Güney Metrosu projesinden sonra, önümüzdeki projelerde güven duyabileceğimiz birkaç yeni teknik figürler olacağına inanıyorum.
Dünya çapında kullanılması zorunlu bir uygulama olma yolunda ilerlediğini düşünüyorum
Revit'i doğrudan kullanmıyorum; fakat AutoCAD gibi, dünya çapında kullanılması zorunlu bir uygulama olma yolunda ilerlediğini düşünüyorum. Avantajlarını sıralayacak olursak, koordinasyonu arttırıyor, otomatik hesaplamaları sayesinde zaman tasarrufu sağlıyor ve tasarımı daha gerçekçi incelemenize imkan veriyor. Formatları vb. ilk etapta oluşturmak zaman alıyor; ancak daha sonra sağladığı fayda ile buna değiyor. Pratik yaparak kullanımda kolaylıkla uzmanlaşabilirsiniz.
Uygulama resimlerini 3 boyutlu olarak görüp koordinasyonu daha rahat yapabiliyoruz
Aynı modelde birden fazla kişi aynı anda çalıştığı için uygulama çizimlerine başlamadan önce doğru organizasyonu yapmak gerekiyor. Merkez dosyalarının ve çalışma ekranlarının oluşturulması zor bir süreç. Uygulama resimlerini 3 boyutlu olarak görüp koordinasyonu daha rahat yapabiliyoruz, istediğimiz yerden rahatça kesit alabiliyoruz. Yeni öğrenenler ilk başta zorluk çekebilirler; ama ilk zorluğu aştıktan sonra hızlıca öğrenme sürecine gireceklerini unutmamalılar. Yaygınlaşması için Revit ile yapılan projeler ile ilgili sunumlar hazırlanabilir. Revit ile daha önce manuel olarak yapılan işlemlerin nasıl otomatik olarak yapıldığını gösteren örnek çalışmalar tanıtılmalı.
Programı, Türkiye’de henüz yaygın değilken öğrenmeye başlamamızın bizi bir adım ileriye taşıdığını düşünüyorum.
Revit daha önce kullanmadığımız farklı bir program. Bir yandan programı öğrenirken diğer yandan proje yetiştirmeye çalıştık. Zor bir süreçten geçtik. Ayrıca Revit üzerinde çalıştığımız dosyalar, AutoCAD dosyalarına göre boyutu çok daha yüksek dosyalar olduğu için donanım yetersiz kaldı.
AutoCAD programına göre, Revit’in birçok konuda daha kullanışlı olduğunu fark ettik. Revit ile birlikte, tek dosya üzerinde birden fazla kişi aynı anda çalışabildiği için ekip çalışmasının daha hızlı ve koordineli olduğunu düşünüyorum. Ayrıca programın sağladığı 3 boyutlu görüntüler sayesinde çizimlerimizi farklı açılardan daha rahat bir şekilde yapabiliyor ve kontrol edebiliyoruz.
Revit'in zamanla AutoCAD’in yerini alacağı düşünülüyor. Programı, Türkiye’de henüz yaygın değilken öğrenmeye başlamamızın bizi bir adım ileriye taşıdığını düşünüyorum.
Yeni öğrenecek kişilerin eğitim alarak ya da eğitim videosunu izleyerek öğrenmesinin yanında bu öğrendiklerini anında uygulayabileceği bir proje üzerinde çalışmasını öneririm. Bu şekilde pratik kazanacağını ya da öğrendikleri dışında farklı sorunlarla karşılaştığında bunları araştırıp yeni bir şeyler öğrenebileceğini ve kendini geliştirebileceğini düşünüyorum.
Revit farklı bir ara yüze sahip. Projelerde Revit kullanma hızımız kazandığımız pratikliğe göre artıyor. Ne kadar çok Revit üzerinden proje çalışırsak o kadar deneyim kazanıp bu deneyimi de çevremizdekilere yayabileceğimize inanıyorum.
Proje ile ilgili her türlü bilgiyi içinde barındıracak modeller taahhüt işinin geleceği olacak
Yeni bir program ile projelendirme işini baştan öğrenmek gerekiyor. Bunun yanında, üzerinde çalıştığınız olgu bir çizgi değil de model olduğu için parametreleri ve ayarlarını baştan iyi yapmak gerekiyor. En büyük avantajı, hem görsel hem de gerçekçi bir modelleme ile, çıktılarımızda uygulanabilir ve birebir sonucu tanımlayan projeler oluyor. Proje ile ilgili her türlü bilgiyi içinde barındıracak modellemeler taahhüt işinin geleceği olacak. Bu geleceğe kendimi bir adım daha yakın hissettim. Eski bildikleri yöntemleri, mesela “ben burada böyle göstereyim de sahada çözerler” yaklaşımını unutmalarını ve modellemenin potansiyelini tam anlamıyla kullanabilmek için parametre ve değerleri ihmal etmemelerini tavsiye ederim. Şirket içinde kullanımının yaygınlaşması için modellemenin ve modelin içindeki bilgilerin planlama, kontrol ve satın alma gibi bölümlere olan faydasının daha iyi aktarılması gerekli. Tasarım bölümü içinde ise programın kullanımı kullanıcılar tarafından iyice hızlandırılana kadar sebat etmek en doğrusu.
AutoCAD’in aksine bir proje içinde birden fazla kişi aynı anda çalışabiliyor
Revit’de en temel zorluk, program içinde yüklü olan elektrik proje standardının, EMO’nun belirlediği TSE normlarına uygun olmayışı. TSE normlarında panodan, elektrik elemanına kadar tüm kablo güzergahı gösterilir; ancak, Revit’de hazırlanan projelerde Amerikan normunda olduğu gibi, besleme hattı gösterilmez, elektrik elemanından bir ok ile besleyen panonun adı belirtilir. Bu hem çizim, hem de uygulama aşamasında alışkın olunan hattın baştan sona takibini ve tüm tesisatı taşıyacak kablo kanalının genişliğinin hesaplanmasını zorlaştırır. Revit ile birlikte Amerikan normuna uygun çalışma pratiklerinin de kazanılması gerekiyor.
Revit’de, iki boyutlu sembolik tesisat çizimlerinde zorluk yaşanırken, asıl kullanım amacı olan üç boyutlu koordinasyon çizimlerinde oldukça kolaylık sağlıyor. Elektrik mekanik çakışma kontrolleri, planın istenilen yerinden, istenilen derinlikte kesitler alınması, 3 boyutlu perspektif detaylar çıkarılması gibi çalışmalar birkaç dakika içinde yapılabiliyor.
En önemli artısı, proje çalışılırken sıkça kullanılan “yerinde çözülür” ifadesi Revit ile rafa kalkıyor. Tüm çakışma kontrollerinin geçilmesi için projenin tam olarak çözümlenmesi gerekiyor. Ayrıca, AutoCAD’in aksine bir proje içinde birden fazla kişi aynı anda çalışabiliyor. Projedeki tüm değişiklikler aynı anda tüm çalışma grubu tarafından görülüyor.
AutoCAD’le Revit aynı amaçlı programlar olmasına rağmen, komutların işleyişi ve çalışma mantığı olarak ciddi farkları var. Yeni başlayan biri öncelikle değişikliklere açık olmalı. Sadece program ve birkaç komut değişmeyecek, yıllar içinde kazandığı tüm çalışma pratiğini de değiştirmesi gerekecek.
Programın yaygınlaşabilmesi için mimari grupların da Revit’i kullanması gerekiyor. İki boyutlu olarak AutoCAD’de çizilmiş bir mimariyi, Revit’de üç boyuta çevirirken, sadece çizgilere üçüncü boyut kazandırılmıyor; binanın dijital olarak inşa edilmesi gerekiyor.